Endonezya içindeki kisi-kisi ne anlama geliyor?
Endonezya'deki kisi-kisi kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte kisi-kisi'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki kisi-kisi kelimesi tırabzan, korkuluk, parmaklık, bar, Bar anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
kisi-kisi kelimesinin anlamı
tırabzan(banister) |
korkuluk(banister) |
parmaklık(bar) |
bar(bar) |
Bar(bar) |
Daha fazla örneğe bakın
Lihat! Ia berdiri di belakang tembok kami, menatap melalui jendela-jendela, memandang sekilas melalui kisi-kisi. Duvarımızın arkasında duruyor, pencerelerden bakıyor, kafeslerden içeriyi gözlüyor. |
Konstruksi dengan kisi-kisi yang tradisional (quincha) merupakan teknik lain yang dapat diandalkan. Geleneksel kafes işi (quincha) başka denenmiş bir tekniktir. |
Gimana bisa dia loncat lewat kisi-kisi itu? Tel örgü varken nasıl olur da atlar yahu? |
Di mata Anda, bentuknya menjadi seperti kisi- kisi sehingga, kolagen menjadi tembus pandang, tembus cahaya. Gözünüzde, ağsı bir yapıya bürünüyor, ve böylece, donuk olmanın tam aksine transparan hale geliyor. |
Ibu Sisera memandang dari kisi-kisi,+ Sisera’nın annesi kafesin arkasından konuşuyordu,+ |
Di mata Anda, bentuknya menjadi seperti kisi-kisi sehingga, kolagen menjadi tembus pandang, tembus cahaya. Gözünüzde, ağsı bir yapıya bürünüyor, ve böylece, donuk olmanın tam aksine transparan hale geliyor. |
Saya bersedia mengakui bahwa mereka memang menemukan dalam kisi-kisi ventilator jejak sianida. Vantilatör ızgaralarında gerçekten siyanür kalıntıları bulduklarını zaten kabul ediyorum. |
Kisi-kisi teras menutupinya. Sundurmanın kafesi görüntüyü kapatıyor. |
BRAVO 3, BRAVO 3, BRAVO 6, kirimkan kisi-kisi. Bravo Üç, Bravo Altı. |
Misynah mengatakan, ”Di dalam Gunung Bait terdapat rel berkisi-kisi (Soreg), yang tingginya sepuluh bentangan tangan.” Mişna şunu söylüyor: “Mabet alanında on karış yüksekliğinde bir kafes çit (Soreg) vardı.” |
Dia meninggalkannya di kisi - kisi Pencerenin oraya bıraktı. |
2 Lalu Ahazia jatuh+ dari kisi-kisi ruangan di atap+ rumahnya yang ada di Samaria dan menjadi sakit. 2 Ahazya Samiriye’de evinin üst katındaki odanın+ kafesli penceresinden aşağı düştü+ ve yaralandı. |
Kau bisa menjadi kisi-kisi kecil. Bazen sinir bozucusun. |
Keranjang-bunga Venus yang hidup di laut-dalam menggunakan spikula untuk menganyam kisi-kisi kaca yang rumit dan luar biasa indah. Denizin derinliklerinde bulunan Venüs sepeti, iğneciklerini, muhteşem güzellikte, girintili çıkıntılı bir cam kafes dokumak için kullanır. |
Jendela yang melaluinya Salomo memandang keluar memiliki kisi-kisi —tampaknya sebuah kusen dengan pinggiran kayu dan mungkin ukir-ukiran yang pelik. Süleyman’ın baktığı pencerenin, herhalde ince oymalı latalı bir çerçevesi vardır. |
Sebagaimana terlihat di gambar, tongkat-tongkat yang terbuat dari akar pandan atau lidi diikat menjadi satu membentuk kisi-kisi yang menunjukkan pola ombak. Resimde de görebileceğiniz gibi, vidaağacı kökleri parçalarından ya da hindistancevizinin yaprak sapından yapılan çubuklar, dalga şekillerini temsil eden bir kafes çerçevesi oluşturmak için birbirine bağlanırdı. |
Bagaimana mungkin sel-sel mikroskopis yang agak independen ini dapat berkolaborasi untuk mengeluarkan satu juta serpihan kaca dan membangun kisi-kisi yang begitu rumit dan indah? Yarı bağımsız mikroskobik hücreler nasıl oluyor da işbirliği yapıp bir milyon camsı kıymık salgılıyor ve böylesine karmaşık ve güzel bir kafes meydana getiriyorlar? |
Dalam upayanya untuk tetap hidup, sebatang boab yang dimasukkan ke dalam peti kayu dan menunggu untuk dikapalkan, mengeluarkan akar melalui kisi-kisi kayu dan menjangkau tanah di bawahnya! Hatta bir keresinde, denizaşırı bir yere götürülmek üzere sandığa konulan bir boab ağacı yaşamaya öylesine kararlıydı ki, sandığın tahtaları arasındaki boşluklardan kök saldı ve altındaki toprağa ulaştı! |
Jadi bentuk pola ini bukan hanya indah; menurut Wootton, ia serupa dengan kisi-kisi balok dan bingkai ruang yang digunakan oleh insinyur-insinyur bangunan untuk menambah kekuatan dan kekokohan. Böylece oluşan şekil çok güzeldir; Wootton’a göre bu, inşaat mühendislerinin, mukavemet ve bükülmezliği artırmak için kullandıkları kafes kirişlerine ve çerçevelere benzemektedir. |
Jadi pikirkan mengenai hal berikut: anda punya sebuah kisi-kisi yang terdiri dari neuron-neuron dan kini anda punya sebuah perubahan mekanis pada posisi dari kisi-kisi itu, dan dapatkan sebuah distorsi pada pengalaman mental anda. Şimdi sadece şunu düşünün: nöronlardan oluşan bir şebekeniz var, ve şimdi şebekenin pozisyonunda basit bir mekanik değişiklik var ve zihinsel deneyiminizde bir kayma hissediyorsunuz. |
Endonezya öğrenelim
Artık kisi-kisi'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.