Endonezya içindeki memperjuangkan ne anlama geliyor?
Endonezya'deki memperjuangkan kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte memperjuangkan'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki memperjuangkan kelimesi çabalamak, savaşmak, gayret etmek, çaba sarfetmek, mücadele etmek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
memperjuangkan kelimesinin anlamı
çabalamak(strive) |
savaşmak(struggle) |
gayret etmek(strive) |
çaba sarfetmek(struggle) |
mücadele etmek(struggle) |
Daha fazla örneğe bakın
Mengapa kau memperjuangkan orang seperti itu? Öyle biri için niye bu kadar debeleniyorsun? |
21 Salomo menjajaki jerih lelah, perjuangan, dan aspirasi manusia. 21 Süleyman insanların çektiği zahmeti, zorlukları ve özlemleri inceledi. |
Jadi meskipun orang-orang Kristen memang harus berjuang ”melawan roh-roh jahat”, sering kali sesama manusialah yang merupakan ancaman langsung. Mesih’i takip edenlerin, ‘kötülüğün ruhi ordularına karşı güreştikleri’ doğruysa da, çoğu kez etraflarındaki insanların da bir tehlike arz ettikleri bir gerçektir. |
Saya tidak berjuang untuk uang. Para için dövüşmem. |
Karena Setan mengobarkan rasa kebanggaan, memiliki kerendahan hati dan semangat dari akal sehat akan membantu kita dalam perjuangan melawan dia. Şeytan gurura başvurduğundan, alçakgönüllü ve sağlam bir zihni tutuma sahip olmamız, ona karşı durmakta mücadelemizde bize yardım edecektir. |
Dia tidak pernah mau tinggal di belakang jika aku akan berjuang seperti katamu. Bana izin vermenizden sonra geride kalamazdı zaten. |
Malam ini, setelah generasi perjuangan, matahari tidak diatur di atas lautan. Bu gece bir nesil süren mücadelen sonra güneş, okyanusun üzerinden batmıyor. |
Ia berjuang sampai akhir, semakin bersemangat bahwa untuk memerangi korupsi dan kemiskinan, tidak hanya pejabat pemerintah yang perlu jujur, tetapi warga negara harus bergabung untuk membuat suara mereka terdengar. Yolsuzluk ve yoksullukla mücadelede yalnızca hükümet yetkililerinin dürüst olmasının yetmeyeceğine vatandaşların da seslerini duyurmak için kenetlenmesi gerektiğine inanıyordu. |
Setelah malaikat itu pergi, Muhammad ( damai dan rahmat atasnya ) berjuang untuk pulang. Melek ortadan kaybolduktan sonra Peygamberimiz ( S. A. V ) zorlukla evine döndü. |
Aku, eh masih berjuang, kamu tahu. Hala onunla savaşıyorum. |
Saya menyebutnya " si mistis " dan " si pejuang ". Ben bunlara " gizemci " ve " savaşçı " isimlerini verdim. |
Kami memiliki hak untuk berjuang untuk negara kita, sama dengan setiap warga Amerika lainnya. Bizim de ülkemiz için savaşmaya hakkımız var. |
Setiap orang dalam keluarga kami harus berjuang keras demi iman. Ailemizdeki herkes imanları uğruna sıkı bir mücadele vermeye devam ediyor. |
Tapi kenapa aku harus berjuang melawan negeri lain demi Monarki Kristen? Ama neden Hıristiyan bir kral için başka birine karşı savaşmam gerekiyor? |
Kehilangan satu demi satu basis pertahanan ke tangan pasukan pemerintah, membuat para pejuang kemerdekaan meningkatkan eskalasi serangan mereka, dan mereka menjadi semakin radikal dalam taktiknya. Ordunun vahşice saldırıları karşısında üslerini bir bir kaybeden özgürlük savaşçıları çabalarını arttırdılar ve gitgide daha da radikalleşen taktikler uygulamaya başladılar. |
Dalam segenap hidupnya, ia berjuang melakukan yang terbaik untuk melayani Allahnya, Yehuwa, meskipun kadang-kadang ia berdosa dan gagal. Davud bazen suç işleyip yetersizlik gösterdiyse de tüm yaşamı boyunca Tanrısı Yehova’ya hizmet etmek üzere en iyisini yapmak için mücadele etti. |
Dan ingatan ini terperangkap dalam dirinya, berjuang untuk keluar. Ve bu anılar kızın beyninde sıkışmış, kaçmanın yolunu arıyorlar. |
Dia mengakui, ”Sampai sekarang, saya harus berjuang mengendalikan kemarahan, karena saya dibesarkan di keluarga yang cepat marah.” Şöyle söylüyor: “Herkesin öfkeli olduğu bir ailede büyüdüm, bu yüzden öfkeyle hâlâ mücadele ediyorum.” |
”Keloyalan menambahkan kepada kesetiaan gagasan untuk ingin selalu siap dan berjuang demi kepentingan seseorang atau suatu hal, bahkan melawan rintangan-rintangan yang berat.” “Vefa, sadakatle kişinin yanında durup büyük zorluklara karşı mücadele etmeyi isteme düşüncesini oluşturur.” |
Bagaimana semangat juang disini? Moraller nasıl? |
Selama ini, aku telah berjuang dengan siapa sebenarnya aku. Bunca zamandır kim olduğumu bulmaya çalışıyordum. |
Para pejuang Filistin menyerbu musuh mereka (Pahatan Mesir dari abad ke-12 SM) Düşmanlarına saldıran Filistî savaşçıları (MÖ 12. yüzyıldan Mısır’a ait bir oyma yapıt) |
Kau seorang pejuang. Sen savaşçısın. |
Katanya dia disini dikenal karena perjuangannya melawan perdagangan manusia dan perbudakan modern. İnsan ticareti ve günümüz köleliğine karşı savaştığı yazıyor. |
Generasi ketujuh masih memperjuangkan hak- hak mereka. Yedinci jenerasyon hala hakları için savaşıyor. |
Endonezya öğrenelim
Artık memperjuangkan'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.