Endonezya içindeki nyeri ne anlama geliyor?

Endonezya'deki nyeri kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte nyeri'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki nyeri kelimesi acı, ağrı, sancı, sızı anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

nyeri kelimesinin anlamı

acı

verb

Tak ada yang pernah fokus pada nyeri seperti ini sebelumnya.
Daha önce, hiç kimse acıya bu şekilde odaklanmamıştı.

ağrı

verb

Kini apa hubungan hal ini dengan nyeri kronis?
Bunun kronik ağrı ile ne ilgisi var peki?

sancı

verb

+ 13 Nyeri bersalin seorang wanita yang sedang melahirkan akan menimpanya.
+ 13 Doğum sancısı çeken bir kadın gibi sancı çekecek.

sızı

verb

Daha fazla örneğe bakın

Dia membaca tiap buku teks kedokteran yang ia bisa dapatkan, secara berhati-hati mencatat setiap kata "nyeri".
Eline geçen tüm tıp kitaplarını, "acı" kelimesi geçen her şeyi dikkatlice not ederek okudu.
Sauna sering kali dilakukan untuk mengurangi rasa sakit dan nyeri setelah olahraga dan menyembuhkan alergi, selesma, dan nyeri artritis.
Saunaya genelde egzersizden sonra meydana gelen acıları ve ağrıları gidermek ve alerjileri, soğuk algınlığını ve artrit ağrısını geçirmek için gidilir.
Mereka menenangkan dan menghilangkan nyerinya.
Onu rahat ettirdiler ve ağrılarını dindirdiler.
Bakteri ini menyebabkan 5 hingga 20 persen nyeri tenggorokan pada dewasa.
Yetişkinlerdeki boğaz enfeksiyonlarının %5-20'sine neden olur.
Dua orang pria, Rahul dan Rajiv, mereka tinggal di lingkungan yang sama, dengan latar belakang pendidikan dan pekerjaan yang sama, dan mereka bersama-sama mendapat kecelakaan dan merasakan nyeri dada yang parah.
İki adam, Rahul ve Rajiv, aynı civarda oturuyorlar, aynı eğitimi almışlar, benzer işle uğraşıyorlar ve her ikisi de akut göğüs ağrısı şikayetiyle acil servise başvuruyorlar.
Saya terbangun di tengah malam karena rasa nyeri yang hebat.
Gece yarısı şiddetli ağrılarla uyanıyordum.
Pada siang hari, ia tidak dapat bekerja, dan pada malam hari, ia tersiksa dengan nyeri lambungnya.
Çalışamıyor, geceleri de karın ağrısından kıvranıyordu.
Sedikit nyeri kepala bu.
Güliverim ağrıyor, anne.
Apa yang akan Saudara rasakan jika Saudara disembuhkan dalam sekejap dan tanpa rasa nyeri dari penyakit yang mengerikan dan fatal yang terus merusak tubuh Saudara dan membuat Saudara dikucilkan oleh masyarakat?
Bedeninizi zamanla daha da çirkinleştirip sizi toplum dışına iten korkunç bir hastalıktan, bir anda ve acı duymadan iyileştirilip kurtarılsaydınız, kendinizi nasıl hissederdiniz?
Problem di tulang belakang dan postur tubuh saya yang buruk dituding sebagai penyebab nyeri punggung.
Bel ağrımın da omurgadaki bir sorun ve kötü duruşumdan kaynaklandığı söylendi.
John, yang disebutkan dalam artikel kami yang kedua, berharap bahwa seraya waktu berlalu, ketidaknyamanan harian dan rasa nyeri di dada akan mereda.
İkinci makalemizde adı geçen Can zamanla günlük rahatsızlıkların ve göğüs ağrısının azalacağını umdu.
Saya gemetar dan merasakan nyeri yang hebat seolah-olah ada yang menonjok perut saya.”
Titremeye başladım, mideme biri vurmuşçasına korkunç ağrılar saplandı.”
Mereka melihat aktivasi otak mereka sendiri, dan mereka mengontrol jalur yang menghasilkan nyeri mereka.
Kendi beyin etkinliklerini izliyorlar, ve acıyı üreten sinirsel yapıları kontrol ediyorlar.
”Sekali waktu dalam kehidupan aktif kita, 80 persen dari antara kita akan mengalami nyeri tulang belakang hingga taraf tertentu,” katanya.
Dediği gibi, “faal yaşamımızın herhangi bir kısmında yüzde 80’imiz bir dereceye kadar sırt ağrısına tutulmuşuzdur.”
Triptan seperti sumatriptan efektif baik untuk nyeri dan mual pada hampir 75% penderita.
Sumatriptan gibi triptanlar, kişilerin neredeyse %75'inde hem ağrı hem de bulantı için etkilidir.
Tetapi meskipun lamban, tidak dapatkah teknologi mutakhir —jika diberi waktu —menemukan penyembuhan yang bebas nyeri untuk penyakit planet ini?
Acaba bütün bu ayak sürümelere rağmen, yeni teknolojiye zaman tanınırsa, gezegenimizin hastalığına acısız bir çare bulamaz mı?
Ia juga tak dapat mengerti mengapa Putri mengalami kesulitan bernapas dan nyeri di dada.
Belirsiz bir nedenden ötürü nefes darlığı ve göğüs ağrısı varmış.
Ajaib untuk nyeri dan linu!
Ağrı ve sızılar için mucize bir şeydir!
Aku masih merasa nyeri.
Elbette acı çekiyorum.
”Pada usia 15 tahun, saya mengalami rasa nyeri di sekujur tubuh akibat apa yang belakangan disebut sindroma Marfan,” jelas Michelle.
Michelle şunları söyledi: “15 yaşındayken tüm vücudum ağrıyordu; ardından Marfan sendromu teşhisi kondu.
Dan saat hal itu terjadi, nyeri adalah penyakit.
Bu durumda, o artık kendi başına bir hastalıktır.
Tubuhnya menjadi tua...,... tulangnya bengkok dan selalu nyeri...,... sehingga dia terpaksa berjalan menggunakan tongkat.
Vücudu yaşlanıyormuş kemikleri eğrilip bükülüyormuş ve büyük acılar çekiyormuş bu yüzden bir bastonla yürümek zorundaymış.
" Aku mencintaimu, juga, " katanya dan kata-kata yang terkandung semua nyeri di dunia.
" Bende seni seviyorum, " dedi ve bu sözler dünyadaki her şeyi yendi.
Semakin dihantam, semakin kebas kaki saya dan tidak lagi merasa nyeri.
Döverlerken ayaklarım öylesine uyuştu ki, artık hiçbir acı hissedemez oldum.
Pendinginan dini (selama 30 menit pertama sejak terjadinya luka bakar) akan mengurangi kedalaman luka bakar dan nyeri, tetapi harus dilakukan dengan hati-hati karena pendinginan berlebih dapat menimbulkan hipotermia.
Yarayı hemen (yanık oluşumundan sonraki 30 dakika içinde) soğutmak, yanığın derinliğini ve acıyı azaltır, ancak fazla soğutma hipotermiye yol açabileceğinden dikkatli olunmalıdır.

Endonezya öğrenelim

Artık nyeri'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.