Endonezya içindeki pembinaan ne anlama geliyor?
Endonezya'deki pembinaan kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte pembinaan'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki pembinaan kelimesi gelişme, inşaat, inşa, gelişim, ilerleme anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
pembinaan kelimesinin anlamı
gelişme(evolution) |
inşaat(construction) |
inşa(construction) |
gelişim(evolution) |
ilerleme(development) |
Daha fazla örneğe bakın
Kita kembali ke rumah dng sukacita, merasa puas dan terbina secara rohani. Ruhen bina edilmiş ve doymuş olarak, büyük bir sevinçle evlerimize dönüyoruz. (I. |
Aku paham kau cukup membina komunitas di sini di New Orleans. New Orleans'da bir topluluğu büyütmeni anlıyorum. |
Membina persahabatan dengan Yehuwa menjadi tujuan saya. Yehova Tanrı’nın dostu olmayı hedef edindim. |
Sebelum anak-anak berangkat ke sekolah, katakanlah sesuatu yang membina, bahaslah ayat harian bersamanya, atau ajak dia berdoa bersama. Çocuklarınızı okula göndermeden önce onlara teşvik edici sözler söyleyin, günün ayetini birlikte okuyun ya da birlikte dua edin. |
Hadiah mereka yang berlimpah disertai kekhawatiran mereka akan Epafroditus dan kemajuan kabar baik di Roma, menggerakkan Paulus untuk menulis sepucuk surat yang hangat dan penuh kasih sayang, yang memberikan anjuran yang membina. Filipililerin gönderdiği bağışı alan ve Epafroditos hakkında kaygılandıklarını öğrenen Pavlus, iyi haberle ilgili Roma’daki olumlu gelişmelerin de verdiği sevinçle onları teşvik edip güçlendirecek sıcak ve şefkatli bir mektup yazdı. |
16 Bagaimana orang tua dapat membina komunikasi yang jujur? 16 Ana babalar dürüst bir iletişim kurulmasını nasıl sağlayabilir? |
Oleh karena itu, semoga kita semua berbuat sebaik-baiknya untuk membina rekan-rekan seiman dan membantu mereka untuk tetap kukuh. Öyleyse hepimiz, iman kardeşlerimizi güçlendirmek ve sabit kalmalarına yardım etmek üzere elimizden gelenin en iyisini yapalım. |
(Efesus 1:22; Penyingkapan 1:12, 13, 20; 2:1-4) Sementara itu, jika kita meniru teladan bagus dari Stefanas, Fortunatus, dan Akhaikus dan melanjutkan kerja keras untuk melayani saudara-saudara kita, kita pun akan dengan loyal mendukung penyelenggaraan sidang, membina saudara-saudara kita, dan ’menggerakkan mereka kepada kasih dan pekerjaan baik’.—Ibrani 10:24, 25. (Efesoslular 1:22; Vahiy 1:12, 13, 20; 2:1-4) Bu arada, İstefanas’ın, Fortunatus’un ve Ahaikus’un ortaya koymuş olduğu mükemmel örneği izler ve kardeşlerimizin hizmetinde çalışmaya devam edersek, biz de cemaat düzenlemesini vefayla destekleyecek, kardeşlerimize yapıcı davranacak ve onları “sevgi ve iyi işlere” teşvik edeceğiz.—İbraniler 10:24, 25. |
(Mazmur 97:10) Dan, dengan melatih daya pemahamanmu untuk membedakan yang benar dari yang salah, akan lebih mudah bagimu untuk memilih siapa yang bisa dijadikan teman yang baik dan membina. —Ibrani 5:14. Algılama yeteneğini doğruyu yanlışı ayırmak için geliştirerek de kimin değerli ve yapıcı bir arkadaş olduğuna daha kolay karar vereceksin (İbraniler 5:14). |
Jika kita senantiasa bersikap menganjurkan dan membina, orang-orang lain akan dng benar mengatakan tt kita, ”Mereka telah menyegarkan rohku.”—1 Kor. Her zaman teşvik edici ve yapıcı şekilde konuşursak, başkaları bizim hakkımızda gerçekten şunu söyleyecek: “Benim ruhuma . . . . rahat verdiler.”—I. Kor. |
”Hendaklah Segala Sesuatu Berlangsung untuk Membina” “Tümü Yapıcılık Doğrultusunda” Olsun |
Di lain pihak, orang-orang yang hidup dengan tidak tertib harus ditegur, yang lemah dibina, dan semuanya harus menunjukkan panjang sabar. Öte yandan düzensizlik yaratanları uyarmalı, zayıflara destek olmalı ve herkese tahammül etmelidirler. |
Korban yang menyenangkan Allah termasuk mengadakan kunjungan penggembalaan dan membina sesama Kristen dengan nasihat yang pengasih Tanrı’yı memnun eden kurbanların kapsamına, çobanlık işi ve sevgi dolu öğütlerle İsa’nın takipçilerinin bina edilmesi girer |
Ketika mengenang 25 tahun dinas sepenuh waktunya, ia mengatakan, ”Saya berupaya bekerja sama dengan semua orang di sidang, ikut dalam pelayanan dengan mereka, mengadakan kunjungan penggembalaan, mengundang mereka makan, dan bahkan mengadakan pertemuan ramah tamah dengan tujuan membina secara rohani. Tamgün hizmette geçirdiği 25 yılı düşünerek şunları söyledi: “Cemaatteki herkesle vakit geçirip onlara yardım etmeye çalıştım, onlarla hizmete çıktım, çobanlık ziyaretleri yaptım, onları evimde yemeğe çağırdım, hatta ruhi açıdan yapıcı buluşmalar düzenledim. |
Surat-surat itu harus positif dan membina, bukan negatif dan bernada keluhan, yang akan melemahkan iman dan meresahkan si pembaca. İmanı yıkan, okuyanı üzen ve şikâyet ruhlu olmaktansa, olumlu ve bina edici olmalıdır. |
10:24, 25) Selama dan setelah setiap pelajaran pribadi, renungan yg terarah akan membina penghargaan dr hati thd kebaikan Allah kita yg hangat dan penyelenggaraan-Nya untuk ibadat yg sejati. —Mzm. 10:24, 25) Her şahsi tetkik sırasında ve sonrasında, amaçlı şekilde derin düşünmek, candan sevdiğimiz Tanrımıza ve hakiki tapınma için yapılan düzenlemelerine karşı yüreğimizde takdir geliştirecek.—Mezm. |
Dengan mengajarkan kebiasaan belajar yang baik kepada anak Saudara, mereka akan terbantu untuk membina dan mempertahankan hubungan yang baik dengan Allah. Çocuklarınıza iyi inceleme alışkanlıkları kazandırmanız onları ruhi sağlıklarını korumak ve Yehova’yla ilişkilerini geliştirmek üzere donatacaktır. |
Selain itu, jika kita membina hubungan baik dengan para perawat, mereka mungkin lebih cenderung merespek standar dan kepercayaan pasien Saksi lansia yang mereka rawat. Ayrıca hastabakıcılarla iyi bir ilişki geliştirirsek, baktıkları yaşlı Şahitlerin değerlerine ve inançlarına saygı duymaya daha eğilimli olabilirler. |
(Juli) Mengapa persiapan mutlak perlu untuk membina semangat dlm dinas pengabaran? (Temmuz) Tarla hizmeti için coşku geliştirmek üzere hazırlık yapmak neden gereklidir? |
Buku ini dapat membina keyakinannya, meningkatkan inisiatifnya untuk mengumumkan berita Kerajaan. Bu yayın Gökteki Krallık mesajını ilan etmekte inisiyatif kullanmak üzere tetkik eden kişide güven geliştirebilir. |
Bagaimana kita hendaknya memandang tugas untuk mengabar dan tugas untuk membina saudara-saudari kita? İyi haberi duyurma ve iman kardeşlerimizi güçlendirme görevimizi nasıl değerlendirmeliyiz? |
Bagaimana Membina Hubungan yang Penuh Kepercayaan Güvenilir İlişkiler Kurmak |
Keluarga-keluarga dari saudara-saudara kita sekarang secara tetap berpindah ke beberapa dari daerah-daerah terpencil ini untuk membina orang-orang yang berminat. Bazı kardeşler şimdi ilgi gösteren kimselere yardımcı olmak amacıyla aileleriyle birlikte böyle ücra yerlere taşınıyorlar. |
Maka, Ia akan mengupahi kita, dengan memberi kita alasan untuk membina iman yang lebih kuat lagi kepada-Nya. Yaparsak, O’na daha da güçlü bir şekilde iman etmemizi sağlayacak nedenler vererek bizi ödüllendirecek. |
Pekerjaan utama mereka adalah untuk memelihara, membina, dan menyegarkan domba-domba Allah. Onların esas işi, Tanrı’nın koyunlarını beslemek, teşvik etmek ve canlandırmaktır. |
Endonezya öğrenelim
Artık pembinaan'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.