Endonezya içindeki seperempat ne anlama geliyor?

Endonezya'deki seperempat kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte seperempat'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.

Endonezya içindeki seperempat kelimesi çeyrek anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.

telaffuz dinle

seperempat kelimesinin anlamı

çeyrek

noun

Namun baru setelah seperempat abad berlalu para peneliti dapat membuktikan hal ini.
Ancak araştırmacılar bunu gösterebilinceye kadar, bir çeyrek yüzyıl geçecekti.

Daha fazla örneğe bakın

Jika anak terlihat atau terdengar Yahudi, bahkan dengan campuran seperempat...
Çocuk Yahudi gibi konuşuyor veya görünüyorsa, çeyrek melez de olsa...
Tetapi jika pertumbuhan melambat, daripada melipatgandakan standar hidup setiap generasi, orang Amerika di masa depan tidak bisa berharap untuk dua kali lebih baik daripada orang tua mereka, atau bahkan seperempat lebih baik daripada orang tua mereka.
Ama eğer büyüme yavaşlarsa, her jenerasyonda yaşam standartlarımızı ikiye katlamak yerine gelecekteki Amerikanlar ebeveynlerinin iki katı kadar rahat yaşamayı bekleyemeyecekler. ya da çeyreğini bile.
Ini sudah lewat seperempat jam.
Onu çeyrek geçe yönünde.
Namun, hanya seperempat dari anak- anak tidur di bawah kelambu.
Hal böyleyken, toplamın çeyreği kadar çocuk bu ağın altında risk içinde.
Jadi di sebelah kiri dari grafik ini Anda dapat melihat bahwa banyak negara-negara OECD menabung lebih dari seperempat PDB mereka setiap tahunnya dan tabungan beberapa negara mencakup lebih dari sepertiga PDB mereka.
Bu grafiğin sol tarafına doğru baktığınızda bir çok OECD ülkesinin her sene Gayri Safi Yurtiçi Hasılasının dörtte birinden fazla tasarruf ettiğini görüyorsunuz. Bazı OECD ülkeleri de senede GSYİH'lerinin üçte birinden fazla tasarruf ediyorlar.
Saya harus rendah hati untuk menyesuaikan diri dengan pekerjaan yang bayarannya tidak sampai seperempat gaji saya dahulu namun cukup untuk memenuhi kebutuhan keluarga saya.”
Fakat alçakgönüllülük, eski maaşımın dörtte birini bile alamayacağım bu işe alışmama yardım etti. Aslında aldığım para ailemin geçimini sağlamama yetiyordu.”
Variety memperkirakan bahwa hanya sedikit di atas seperempat dari semua pilot yang dibuat untuk televisi Amerika berlanjut ke tahap serial, meski jumlahnya mungkin lebih rendah lagi.
Variety tarafından yapılan bir araştırma, Amerikan televizyonlarında yayınlanmak üzere hazırlanan pilot bölümlerin ancak dörtte birinin yola devam edebildiğini göstermektedir.
Tidak peduli berapa banyak ibu dan adik mungkin pada titik yang bekerja padanya dengan kecil peringatan, untuk seperempat jam ia akan tetap menggelengkan kepalanya perlahan, nya mata tertutup, tanpa berdiri.
Olursa olsun, ne kadar annesi ve kız kardeşi, ona o noktaya iş yerinde küçük ihtarları, bir saat bir çeyrek için o, yavaşça başını sallayarak kalacaktı onun gözleri ayağa kalkmadan, kapalı.
”Diperkirakan bahwa 1,6 miliar orang—sekitar seperempat populasi manusia—tidak memiliki listrik, dan 2,4 miliar orang bergantung pada arang, tahi atau kayu bakar sebagai sumber utama energi untuk memasak dan berdiang,” kata Our Planet, majalah yang diterbitkan oleh Program Lingkungan Hidup Perserikatan Bangsa-Bangsa.
“Tahminen 1,6 milyar insan, yani toplam dünya nüfusunun yüzde 25’i elektrikten yoksun. 2,4 milyar kişi de yemek pişirme ve ısınma için temel enerji kaynağı olarak kömür, tezek veya odun kullanıyor.”
+ 40 Sepersepuluh bagian dari satu takaran efa tepung halus+ yang dilembapkan dengan seperempat hin minyak hasil tumbukan, dan persembahan minuman+ berupa seperempat hin anggur, harus disertakan dengan domba jantan muda yang pertama.
+ 40 İlk koçla birlikte, onda bir efa* ince un+ sunacaksın; una, dörtte bir hin* ölçüsünde dövme zeytinin yağı katılmış olacak. Ve dökme sunusu+ olarak dörtte bir hin şarap da sunacaksın.
Saya tambahkan seperempat gelen masakan lutefisk, supaya semuanya gembira.
Çeyrek porsiyon da kurutulmuş balık ekliyorum ki iyi ayrılalım.
Demikian pula, penganut teori evolusi Stephen Jay Gould menulis, ”Kita ada karena satu kelompok ikan yang lain daripada yang lain, memiliki anatomi sirip aneh yang dapat berubah menjadi kaki makhluk-makhluk darat; . . . karena suatu spesies yang kecil dan lemah, yang muncul di Afrika seperempat juta tahun yang lalu, telah berhasil, sampai sejauh ini, tetap hidup dengan satu atau lain cara.
Benzer şekilde evrimci Stephen Jay Gould da şunları yazdı: “Bizler buradayız; çünkü, bir grup balığın, diğerlerinden farklı olarak, kara hayvanlarının bacaklarına dönüşebilecek kendine özgü bir yüzgeç anatomisi vardı .... çünkü, çeyrek milyon yıl önce Afrika’da ortaya çıkan küçük ve zayıf bir tür, şimdiye kadar bir şekilde sağ kalabilmiştir.
”Sedikitnya seperempat warga Afrika Selatan hanya menggunakan setengah kapasitas potensialnya akibat tidur yang kurang atau tidak teratur,” kata surat kabar The Natal Witness.
Güney Afrika’da çıkan The Natal Witness gazetesindeki haberde şunlar bildiriliyor: “Güney Afrikalıların en azından dörtte biri, uykusuzluk ya da uyku bozuklukları nedeniyle yarı kapasiteyle çalışıyor.”
Penulis Vance Packard melaporkan, ”Sekarang, sedikitnya seperempat dari bayi-bayi dan anak-anak Amerika di bawah usia tiga tahun yang baru belajar berjalan mempunyai ibu yang giat dalam pekerjaan di luar rumah.”
Yazar Vance Packard şöyle söyledi: “Şimdi, Amerika’da, bebeklerin ve üç yaşından küçük çocukların en az dörtte birinin annesi, evin dışında herhangi bir işte çalışmaktadır.”
Kamu sekarang seperempat mil dari tujuanmu
Varış noktasına mesafe şu anda # metre
Kita mulai dengan seperempat juta dolar dan tunggu apa yang terjadi
Çeyrek milyon dolarla başlayacağız ve neler olacağını göreceğiz
Itu adalah enam lewat seperempat ketika kami meninggalkan Baker Street, dan masih menginginkan sepuluh menit ke jam ketika kita menemukan diri di Jalan Serpentine.
Baker Street sol altı geçmiş bir çeyrek oldu ve hala on istedi Serpentine Avenue kendimizi bulundu saat dakika.
Setelah kematiannya di tahun 1967, seperempat barang ini dijual untuk manisan pada restoran di hotel tingkat tinggi.
1967'de ölümünden sonra, stokun 1⁄4'ü komposto için 1. sınıf bir hotelin restoranına satıldı.
Yang menjadi sengketa utama adalah kekuasaan dunia di bumi ini, yang pada waktu itu seperempatnya dikuasai oleh Kerajaan Inggris.
Yeryüzünde dünya hâkimiyetine kimin sahip olacağı onların başlıca çekişme konusuydu. O zaman yerin dörtte biri Britanya İmparatorluğunun kontrolü altında idi.
Namun baru setelah seperempat abad berlalu para peneliti dapat membuktikan hal ini.
Ancak araştırmacılar bunu gösterebilinceye kadar, bir çeyrek yüzyıl geçecekti.
Menurut The Defense Monitor, pada ”tahun 1990 saja, peperangan membuat 5 juta orang terlatih untuk menggunakan senjata, menelan biaya lebih dari 50 Miliar dolar, dan menewaskan seperempat juta orang, kebanyakan dari mereka adalah penduduk sipil”.
The Defence Monitor’e göre, “sadece 1990’da savaşlar, 5 milyon kişiyi 50 milyar dolardan fazla bir maliyetle silah altında tuttu ve çoğunluğu sivil olan çeyrek milyon insanın ölmesine neden oldu.”
Hampir seperempat abad pembicaraan tentang iklim global telah datang ke satu momen yang sangat penting di Paris ini.
Neredeyse çeyrek yüzyıllık küresel iklim görüşmeleri, bizi Paris'teki bu önemli ana getirdi.
Namun, hanya seperempat dari anak-anak tidur di bawah kelambu.
Hal böyleyken, toplamın çeyreği kadar çocuk bu ağın altında risk içinde.
ganti persediaan yang kau hancurkan atau membayar saya seperempat juta dolar karena kerusakan.
Yok ettiğin stoğu yenisiyle değiştir veya zararım olan çeyrek milyon doları öde.
Mereka membangun sistem yang melontarkan benda ini setiap seperempat detik.
Bu aletleri çeyrek saniye aralıklarla fırlatacak bir sistem kuruyorlar

Endonezya öğrenelim

Artık seperempat'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.

Endonezya hakkında bilginiz var mı

Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.