Endonezya içindeki sosialisasi ne anlama geliyor?
Endonezya'deki sosialisasi kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte sosialisasi'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki sosialisasi kelimesi toplumsallaşma, Toplumsallaşma anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
sosialisasi kelimesinin anlamı
toplumsallaşma
|
Toplumsallaşma
|
Daha fazla örneğe bakın
Satu hal yang saya pelajari sangat awal karena saya tidak terlalu suka bersosialisasi, adalah saya harus menjual hasil kerja saya, bukan diri saya. Ve, sosyal biri olmadığım için çok erken öğrenmek zorunda kaldığım şeylerden birisi de kendimi değil, işimi satmak zorunda oluşum. |
Aku hanya ingin, dan kini sudah 100% menjauh dari sosialisasi. Yeryüzünden% 100 izole olmak istiyorum ve öyleyim. |
Ya, maksudku, saat ini aturan tentang bersosialisasi dengan rekan kerja tak berlaku lagi. İş arkadaşlarıyla sosyalleşme kuralları artık etkili olmadığına göre... |
Mereka akan mencari sifat-sifat spt keterandalan, ketepatan waktu, kerajinan, kesahajaan, semangat kerelaan, dan kesanggupan bersosialisasi dng orang lain. Onlar güvenilirlik, dakiklik, gayret, haddinibilirlik niteliklerine, görevinde istekli bir ruh gösterip göstermediğine ve başkalarıyla iyi geçinme yeteneğine bakacaklardır. |
Di pihak lain, Yesus menasihati para pria untuk mengendalikan nafsu dan memperlakukan wanita dengan bermartabat, bukannya melarang mereka untuk bersosialisasi. —Matius 5:28. İsa ise erkeklere, kadınları toplumdan soyutlamak yerine kendi bedensel arzularını kontrol etmelerini ve kadınlara saygılı davranmalarını öğütledi (Matta 5:28). |
Maksudku, spesialisasinya mungkin merayu pria kaya dan sukses yang sulit bersosialisasi. Yani, muhtemelen zengin, başarılı ve sosyal açıdan acemi erkekleri kandırmakta ustalaşmıştır. |
Maurice tidak mudah bersosialisasi. Maurice pek sosyal değil. |
Semangat persahabatan yang mempersatukan orang-orang yang bekerja bersama dalam dinas kepada Allah jauh lebih kuat daripada semangat yang mempersatukan orang-orang lain di dunia yang sekadar bersosialisasi bersama. Tanrı’ya hizmet edenlerin arasındaki yakın ilişki dünyada sadece birlikte vakit geçirmek için arkadaşlık edenlerin arasındaki ilişkiden çok daha güçlüdür. |
Kita pikir kau orang yang tidak bersosialisasi dengan tetanggamu. Komşularıyla hiç konuşmayan biri sanmıştım seni! |
Mau main atau bersosialisasi? Oynayacak mısın yoksa sohbet mi edeceksin? |
Apakah bijaksana untuk bersosialisasi dengan orang-orang yang tidak memandang serius nubuat Allah? Tanrı’dan gelen peygamberlik sözlerini ciddiye almayanlarla vakit geçirmek akıllıca olur mu? |
Apapun hal itu, Aku ingin kau lebih bersosialisasi. Konu ne olursa olsun daha sosyal olmanı istiyorum. |
Mereka sering halaman belakang operasi mengekspos binatang yang kotor, penuh sesak kondisi tanpa perawatan hewan atau sosialisasi. Çoğu zaman hayvanları pis, aşırı kalabalık ve sosyalleşmenin imkansız olduğu ortamlara hiçbir veteriner bakımı olmadan maruz bırakıyorlar. |
Mereka melakukan riset yang fantastis mengenai karakteristik, mengenai kemampuan dan sosialisasi para peretas. Ve inanılmaz araştırmalar yapıyorlar, karakterler üzerine, yetenekler üzerine, ve hackerların sosyal hareketleri üzerine. |
Bersosialisasi Aralarındaki İlişki |
Bersosialisasi. Halka karıştığını. |
Belakangan saya memahami bahwa ini adalah proses sosialisasi kolektif laki-laki, atau yang lebih sering disebut "kotak laki-laki." Daha sonra farkettim ki bu durum erkeklerin müşterek sosyalleşmesidir, daha bilinen tanımıyla "erkek kutusu" dur. |
Meningkatkan kemampuannya bersosialisasi. Ona çok değerli yetenekler kazandırıyor. |
Salah satunya adalah metode ini selalu dapat disosialisasikan dengan mudah. Bunlardan biri işlerin hep bir sosyalleşme çerçevesi içinde cereyan etmesi. |
Yah, aku mencoba untuk bilang padanya kau tak pandai bersosialisasi. Senin asosyal olduğunu anlatmaya çalıştım. |
Yah membantu dan bersosialisasi dengan saudarimu. İyi bir yardımcı olmak ve kardeşlerinle iyi anlaşmak gibi... |
Sekarang kau bisa bersosialisasi. Şidmi girişkensin en azından |
15 Kita bergabung dengan sidang Kristen bukan untuk bersosialisasi. 15 İsa’nın takipçilerinin cemaatine gelmek, sosyal bir kulübe üye olmaya benzemez. |
Karenanya kami telah menetapkan anggaran yang sangat besar untuk mensosialisasikan dan menjelaskan lebih jauh fakta tentang batubara. Bu sebeple kömür hakkındaki karmaşık doğruları ortaya çıkartacak reklam kampanyalarına büyük paralar harcamayı birinci hedefimiz yaptık. |
Endonezya öğrenelim
Artık sosialisasi'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.