İngilizce içindeki bathed ne anlama geliyor?
İngilizce'deki bathed kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte bathed'ün İngilizce'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İngilizce içindeki bathed kelimesi küvet, yıkama, yıkanma, banyo yapmak, banyo yaptırmak, yıkanmak, banyo yapmak, yıkamak, banyo yaptırmak, yıkamak, yüzmek, suya batırmak, güneşlenmek, güneş banyosu yapmak, tadını çıkarmak, küvet paspası, banyo paspası, banyo havlusu, küvet, kıyım, katliam, banyo köpüğü, köpük banyosu, duş, duş, yüzme havuzu, banyo yapmak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
bathed kelimesinin anlamı
küvetnoun (UK (bathtub: tub in bathroom) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Before the guests arrive, please scrub the bath and mop the floor. |
yıkama, yıkanmanoun (wash in a tub) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Amy felt much better after a hot bath. |
banyo yapmakintransitive verb (UK (bathe: take a bath) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Naomi prefers to bath, rather than shower, in the evening. |
banyo yaptırmaktransitive verb (UK (bathe: wash in a tub) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Fiona checked the temperature of the water before bathing the baby. |
yıkanmak, banyo yapmakintransitive verb (US, Can (wash yourself) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) On long hiking trips, it's difficult to bathe properly. |
yıkamak, banyo yaptırmaktransitive verb (wash, bath) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) John bathed the baby carefully in the sink. |
yıkamaktransitive verb (cleanse, soothe [sth] with liquid) (yara, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Bathe the wound with hydrogen peroxide twice a day. |
yüzmekintransitive verb (swim) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Victorians frequently bathed at the seashore. |
suya batırmak(immerse) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Bathe the chicken in a mixture of water, salt, vinegar, and brown sugar. |
güneşlenmek, güneş banyosu yapmak(figurative, usually passive (immerse in sunlight) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) The room was bathed in warm sunlight. |
tadını çıkarmak(figurative (relish) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Lena bathed in the praise showered upon her after her performance in the play. |
küvet paspasınoun (rubber mat in bath) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) A good bath mat helps you not to slip in the shower. |
banyo paspasınoun (fabric mat on bathroom floor) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
banyo havlusunoun (large towel used after a bath) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) There are clean bath towels under the sink. |
küvetnoun (tub used for bathing) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Can you fill up the bath tub for me? |
kıyım, katliamnoun (figurative (massacre) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The battle was a bloodbath, with 10,000 soldiers killed. |
banyo köpüğünoun (liquid soap: for bath) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
köpük banyosunoun (bath: with soap bubbles) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) I take a bubble bath after exercising in order to relax my muscles. |
duşnoun (place for bathing) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) The shower in my bathroom is very small. |
duşnoun (bathing in sprayed water) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) I prefer a shower to a bath. |
yüzme havuzunoun (public pool) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Young children are forbidden to go into the deep end of the swimming pool. |
banyo yapmakverbal expression (mainly US (bathe) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) I prefer to take a shower, while others like to take a leisurely bath. |
İngilizce öğrenelim
Artık bathed'ün İngilizce içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İngilizce içinde arayabilirsiniz.
bathed ile ilgili kelimeler
İngilizce sözcükleri güncellendi
İngilizce hakkında bilginiz var mı
İngilizce, İngiltere'ye göç eden ve 1400 yılı aşkın bir süre içinde gelişen Germen kabilelerinden gelmektedir. İngilizce, Çince ve İspanyolca'dan sonra dünyada en çok konuşulan üçüncü dildir. En çok öğrenilen ikinci dildir. ve yaklaşık 60 egemen ülkenin resmi dilidir.Bu dil, ikinci ve yabancı dil olarak anadili konuşanlardan daha fazla sayıda konuşmacıya sahiptir.İngilizce aynı zamanda Birleşmiş Milletler, Avrupa Birliği ve diğer birçok uluslararası kuruluşun ortak resmi dilidir. ve bölgesel organizasyonlar. Günümüzde dünyanın her yerindeki İngilizce konuşanlar nispeten kolaylıkla iletişim kurabiliyor.