İzlandaca içindeki sem ne anlama geliyor?
İzlandaca'deki sem kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte sem'ün İzlandaca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İzlandaca içindeki sem kelimesi kim, hangi, ne, şu, gibi anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
sem kelimesinin anlamı
kim(who) |
hangi(which) |
ne
|
şu(that) |
gibi(as) |
Daha fazla örneğe bakın
Eðli þíns vegna ertu áreiðanlegri öryggismaður en hvaða fyrrverandi FBI starfsmaður sem er Güvenlik alanında, bulabilecekleri yarı emekli herhangi bir eski FBI ajanından daha iyi olacağını düşünüyorum |
Hvenær er ásættanlegt að nota kraft okkar og hvenær förum við yfir strikið sem gerir úr okkur harðstjóra? Kullandığımız güç ne zaman kabul edilir, ya da gaddarlığa dönüşür? |
Hann brást í því sem mikilvægast var – að vera Guði trúr. Yaşamdaki en önemli alanda, yani Tanrı’yla ilişkisi konusunda başarısız oldu ve O’na sadık kalmadı. |
Manú smíðar bát sem fiskurinn dregur á eftir sér uns hann strandar á fjalli í Himalajafjöllum. Balık, Manu’nun yaptığı gemiyi, Himalaya dağlarına oturana kadar çeker. |
Þið munuð geta lýst yfir á einfaldan, auðskiljanlegan og djúpstæðan hátt kjarna trúar ykkar, sem er okkur, þegnum Kirkju Jesú Krists hinna Síðari daga heilögu, svo kær. İsa Mesih’in Son Zaman Azizler Kilisesi’nin bir üyesi olarak değer verdiğiniz bu temel inançları basit, doğrudan ve derin bir yoldan beyan etmeniz mümkün olacaktır. |
Við sjáum ósköpin öll af börnum sem foreldrar gagnrýna fólskulega og láta fá á tilfinninguna að þau séu lítil og lítils virði. Aileleri tarafından kötülenen, küçük ve değersiz oldukları hissettirilen bir sürü çocuk görürüz. |
(Matteus 11:19) Oft hafa þeir sem starfa hús úr húsi séð merki um handleiðslu engla sem hafa leitt þá til fólks sem hungrar og þyrstir eftir réttlætinu. (Matta 11:19) Evden eve gidenler, çok defa meleklerin kendilerini adalete acıkmış veya susamış kişilere doğru sevk ettiklerine dair kanıtlar gördüler. |
Biðjið Guð að hjálpa ykkur að sýna þennan háleita kærleika sem er ávöxtur heilags anda hans. — Orðskviðirnir 3: 5, 6; Jóhannes 17:3; Galatabréfið 5:22; Hebreabréfið 10: 24, 25. Ve mukaddes ruhunun bir meyvesi olan bu üstün sevgi türünü geliştirmenize yardım etmesi için Tanrı’ ya dua edin.—Süleymanın Meselleri 3: 5, 6; Yuhanna 17:3; Galatyalılar 5:22; İbraniler 10: 24, 25. |
„Það er meiri hætta á að þær veki áhuga eldri pilta sem eru líklegir til vera byrjaðir að stunda kynlíf,“ segir í bókinni A Parent’s Guide to the Teen Years. Ayrıca bir başvuru kitabına göre, “cinsel açıdan deneyimli olabilecek daha büyük erkek çocukların ilgisini çekebilirler” (A Parent’s Guide to the Teen Years). |
Spádómurinn um eyðingu Jerúsalem sýnir greinilega að Jehóva er Guð sem ‚boðar þjónum sínum nýja hluti áður en fyrir þeim vottar‘. — Jesaja 42:9. Yeruşalim’in yıkımıyla ilgili peygamberlik sözleri Yehova’nın, olacakları toplumuna ‘meydana çıkmadan önce işittiren’ bir Tanrı olduğunu net şekilde ortaya koyar (İşaya 42:9). |
Þegar við gefum öðrum af sjálfum okkur erum við ekki aðeins að styrkja þá heldur njótum við sjálf gleði og ánægju sem hjálpar okkur að bera eigin byrðar. — Postulasagan 20:35. Başkalarına kendimizden verdiğimizde, sadece onlara yardım etmiş olmayız, kendi yüklerimizi daha kolay taşınır kılan bir mutluluk ve doyum da tadarız.—Resullerin İşleri 20:35. |
Ūađ sem mađur getur gert og ūađ sem mađur getur ekki gert. Bir adamın yapabilecekleri ve yapamayacakları. |
Sem betur fer var þeim kennt fagnaðarerindið, þeir iðruðust og urðu andlega sterkari en freistingar Satans, fyrir friðþægingu Jesú Krists. Merhametle onlara sevindirici haber öğretildi, tövbe ettiler ve İsa Mesih’in Kefareti sayesinde ruhsal olarak Şeytan’ın ayartmalarından daha güçlü oldular. |
Hvað hefurðu lært um ögun Guðs af því sem Sebna upplifði? Şebna’nın yaşadıklarından Tanrı’nın verdiği terbiye hakkında ne öğreniyorsunuz? |
Það er skaparinn en ekki stefnulaus þróun sem mun fullkomna genamengið. – Opinberunarbókin 21:3, 4. Genomumuzu, evrim gibi rastgele bir süreç değil, Yaratıcımız kusursuz hale getirecek (Vahiy 21:3, 4). |
Mig langar til ađ kynna ūig fyrir Dorothy Ambrose, sem kemur klukkan 15. Deirdre, seni Dorothy Ambrose ile tanıştırayım. Saat 3 hastam. |
Ég er fyrsta konan sem er nafngreind í Biblíunni á eftir Evu. Mukaddes Kitapta, Havva’dan sonra adı geçen ilk kadınım. |
Kristnir menn, sem anda að sér hreinu, andlegu lofti á hinu háa fjalli Jehóva þar sem hrein tilbeiðsla fer fram, spyrna gegn þessari tilhneigingu. Yehova’nın pak tapınmasının yükseltilmiş dağında temiz ruhi havayı soluyan İsa’nın takipçileri ise, bu eğilime karşı koyarlar. |
6 Sumir sem voru í sömu aðstæðum og þessir illu konungar sáu hins vegar hönd Guðs. 6 Bazıları ise bu kötü krallarla benzer koşullarda yaşamalarına rağmen onların aksine Tanrı’nın elini gördüler. |
Á sama hátt og Ísraelsmenn fylgdu lögmáli Guðs sem sagði: „Safna þú saman lýðnum, bæði körlum, konum og börnum, . . . til þess að þeir hlýði á og til þess að þeir læri,“ eins koma vottar Jehóva nú á tímum, bæði ungir og gamlir, saman og fá sömu kennsluna. Tıpkı İsraillilerin izledikleri Tanrısal kanunun dediği gibi: “Kavmı, erkekleri ve kadınları ve çocukları . . . . topla, ta ki, işitsinler ve öğrensinler,” Yehova’nın Şahitleri de bugün gençler ve yaşlılar, erkekler ve kadınlar olarak bir araya geliyor ve aynı öğretimi alıyorlar. |
Viđ höldum ķtrauđ áfram ađ verja mannkyniđ og allt ūađ sem er gott og réttlátt í heiminum. Ve şimdi, insan ırkını, güzel ve dünyamıza özgü olan her şeyi korumaya gidiyoruz. |
Við ættum að líta á Ísraelsmenn undir forystu Móse sem víti til varnaðar og forðast að treysta á okkur sjálf. [si bls. 213 gr. Gevşek bir tutum yaşamın birçok alanında korkutucu sonuçlara yol açabilir. [4, kd 1.5.96 s. 22 p. |
Þeir fengu afkomendur Nóa til að móðga Jehóva með því að reisa Babelborg sem miðpunkt falskrar guðsdýrkunar. Onlar, Nuh’un torunlarını sahte tapınmanın merkezi Babil şehrini yaparak Yehova’yı gücendirmeye sevk ettiler. |
Ákveðið var að þessi vegalengd yrði 2000 álnir sem er einhvers staðar á bilinu 900 metrar til 1 kílómetri. Bu uzaklık 2.000 arşın, yani 900 metre ila 1 kilometrelik bir mesafeye eşitti. |
16 Það er mikill munur á bænum og vonum þjóna Guðs og þeirra sem styðja ‚Babýlon hina miklu‘! 16 Tanrı’nın kavminin duaları ve ümitleriyle, “Büyük Babil”i destekleyenlerin duaları ve ümitleri arasında ne büyük bir tezat var! |
İzlandaca öğrenelim
Artık sem'ün İzlandaca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İzlandaca içinde arayabilirsiniz.
İzlandaca sözcükleri güncellendi
İzlandaca hakkında bilginiz var mı
İzlandaca bir Cermen dilidir ve İzlanda'nın resmi dilidir. Germen dil grubunun Kuzey Germen şubesine ait bir Hint-Avrupa dilidir. İzlandaca konuşanların çoğunluğu İzlanda'da yaşıyor, yaklaşık 320.000. Danimarka'da 8.000'den fazla yerli İzlandalı konuşmacı yaşıyor. Dil ayrıca Amerika Birleşik Devletleri'nde yaklaşık 5.000 kişi ve Kanada'da 1.400'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. İzlanda nüfusunun %97'si İzlandaca'yı ana dili olarak görse de, İzlanda dışındaki topluluklarda, özellikle Kanada'da konuşanların sayısı azalmaktadır.