İtalyan içindeki sorgente ne anlama geliyor?
İtalyan'deki sorgente kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte sorgente'ün İtalyan'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İtalyan içindeki sorgente kelimesi kaynak, kaynak, pınar, kaynak, memba, pınar başı, memba, memba, bitip tükenmez kaynak, kaynak, su kuyusu, kuyu, kaynak, pınar, verimli kaynak, kaynak, ortaya çıkmak, hâsıl olmak, baş göstermek, çıkmak, ortaya çıkmak, kökenli, yükselmek, gün doğmak, gün ağarmak, doğmak, başlamak, ortaya çıkmak, ilham kaynağı, kaplıca, ılıca, maden suyu kaynağı, kaplıca, kaynak suyu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
sorgente kelimesinin anlamı
kaynaksostantivo femminile (ırmak, dere) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La sorgente di quel fiume è sulle montagne. |
kaynaksostantivo femminile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il cambio di frequenza di un'onda rispetto a un osservatore in moto relativo rispetto alla sorgente dell'onda provoca l'effetto Doppler. |
pınar, kaynak, memba, pınar başı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ci imbattemmo in una sorgente mentre risalivamo la montagna e approfittammo per riempire le bottiglie di acqua. |
membasostantivo femminile (di fiume) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La sorgente di questo fiume è un piccolo ruscello sulle Montagne Rocciose. |
membasostantivo femminile (letterale) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
bitip tükenmez kaynaksostantivo femminile (figurato) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kaynaksostantivo femminile (su) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Hanno portato acqua dalla fonte. |
su kuyusu, kuyu(artificiale per raggiungere sorgente) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Questa casa prende l'acqua da un pozzo. Bu evin suyu kuyudan geliyor. |
kaynak, pınarsostantivo femminile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Bill è un'ottima fonte di informazioni sulla storia locale. |
verimli kaynaksostantivo femminile (figurato) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Chiedi a Jennie dei computer: è una fonte di conoscenza. |
kaynaksostantivo femminile (figurato) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'università è una fonte di conoscenza. |
ortaya çıkmak, hâsıl olmak, baş göstermekverbo intransitivo (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Sorgeranno dei problemi se la folla non si disperderà. Bu kalabalık dağıtılmadığı takdirde sıkıntılar ortaya çıkacaktır (or: baş gösterecektir). |
çıkmak, ortaya çıkmak(sorun) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Purtroppo è sorto un problema e non potrò partecipare all'incontro di questo pomeriggio. |
kökenli(mecazlı) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
yükselmekverbo intransitivo (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Ci siamo seduti sulla spiaggia e abbiamo guardato il sole spuntare dall'acqua. |
gün doğmak, gün ağarmakverbo intransitivo (Sole) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il Sole sta per sorgere. |
doğmakverbo intransitivo (sole, luna) (güneş, ay) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Il sole sorge alle 6,32 ogni mattina. |
başlamakverbo intransitivo (figurato) (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Sta sorgendo una nuova era tecnologica. |
ortaya çıkmakverbo intransitivo Le Nazioni Unite sono nate come risultato del desiderio di una stabilità globale. |
ilham kaynağı(figurato) (mecazlı) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le parole dell'oratore erano fonte di illuminazione per la folla. |
kaplıca, ılıca, maden suyu kaynağısostantivo femminile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La sorgente termale di Chaudes Aigues in Francia ha le acque più calde d'Europa. |
kaplıcasostantivo femminile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'acqua delle sorgenti termali è riscaldata dal calore proveniente dall'interno della Terra. |
kaynak suyusostantivo femminile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'acqua di fonte costa poco in Alaska. |
İtalyan öğrenelim
Artık sorgente'ün İtalyan içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İtalyan içinde arayabilirsiniz.
sorgente ile ilgili kelimeler
İtalyan sözcükleri güncellendi
İtalyan hakkında bilginiz var mı
İtalyan (italiano) bir Roman dilidir ve çoğu İtalya'da yaşayan yaklaşık 70 milyon insan tarafından konuşulmaktadır. İtalyanca Latin alfabesini kullanır. J, K, W, X ve Y harfleri standart İtalyan alfabesinde yoktur, ancak yine de İtalyancadan ödünç alınan kelimelerde görünürler. İtalyanca, 67 milyon kişiyle (AB nüfusunun %15'i) Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan ikinci dildir ve 13.4 milyon AB vatandaşı (%3) tarafından ikinci dil olarak konuşulmaktadır. İtalyanca, Vatikan'ın başlıca çalışma dilidir ve Roma Katolik hiyerarşisinde lingua franca olarak hizmet eder. İtalyanların yayılmasına yardımcı olan önemli bir olay, Napolyon'un 19. yüzyılın başlarında İtalya'yı fethi ve işgaliydi. Bu fetih, birkaç on yıl sonra İtalya'nın birleşmesini teşvik etti ve İtalyan dilinin dilini zorladı. İtalyanca, yalnızca sekreterler, aristokratlar ve İtalyan mahkemeleri arasında değil, aynı zamanda burjuvazi tarafından da kullanılan bir dil haline geldi.