İtalyan içindeki taglia ne anlama geliyor?
İtalyan'deki taglia kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte taglia'ün İtalyan'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
İtalyan içindeki taglia kelimesi beden, ödül, ödül, harcamaları kısmak, kesmek, makasla kesmek/kırpmak, kestirmeden gitmek, kesmek, metinden çıkarmak, kesmek, çıkarmak, makas atmak, çıkarmak, kesmek, kesi yapmak, azaltmak, kısaltmak, batmak, testere ile kesme hareketi yapmak, dilimlemek, kesmek, kesmek, yol açmak, bıçakla kesmek, kısaltmak, kırpmak, , kesip çıkarmak, et kesme, kesmek, sulandırmak, su katmak, içini boşaltmak, azaltmak, kesmek, sıyırmak, kesmek, uçlarından kesmek/almak, (metinden, vb.) çıkarmak, kesmek, kesip atmak, kesmek, yarık açmak, yarmak, kesmek, (çim) kesmek, çizmek, yazmak, kesmek, kesmek, kısaltmak, indirmek, düşürmek, kesip koparmak, kesmek, kesmek, kırpmak, şekilli kesmek, kısa kesmek, kesmek, kesmek, koparmak, kısaltmak, bozmak, saflığını bozmak, kesmek, işten çıkarmak, kesişmek, durdurmak, kesmek, dilimlemek, orta boy, büyük boyut, K, büyük beden, (kadın giysisi) küçük beden, garson boy, büyük beden, küçük beden/garson boy kadın giysisi, küçük beden kadın giysisi reyonu anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
taglia kelimesinin anlamı
bedensostantivo femminile (abbigliamento) (giysi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Questo vestito è una taglia quarantadue. Kaç numara ayakkabı giyiyorsun? |
ödülsostantivo femminile (ricompensa) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il governo USA ha messo una taglia sulla sua testa. |
ödülsostantivo femminile (suçlunun, vb. başına konan) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) C'è una taglia da un milione di dollari sul sospetto terrorista. |
harcamaları kısmak(spese) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Abbiamo speso troppo ultimamente; dobbiamo tagliare. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Tagliò lo spago e aprì il pacco. |
makasla kesmek/kırpmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
kestirmeden gitmek(fare una scorciatoia) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) La strada da fare è ancora lunga, ma se tagliamo attraverso i campi la accorciamo di almeno mezz'ora. |
kesmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Se vuoi dar da mangiare a tutti devi tagliare il pollo in pezzi più piccoli. |
metinden çıkarmak(figurato) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) I censori taglieranno tutti i riferimenti ai libri proibiti quando rivedranno questo articolo. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (figurato: legame morale) (ilgi, ilişki) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) I genitori hanno tagliato i ponti con il figlio alcolizzato, lui non era nemmeno menzionato nel testamento. |
çıkarmakverbo transitivo o transitivo pronominale (scena, capitolo, pezzo, ecc.) (metinden, senaryodan, vb.) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il regista ha tagliato la scena dalla versione finale del film. |
makas atmakverbo transitivo o transitivo pronominale (strada: a un veicolo) (trafikte) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Una Mondeo blu mi ha tagliato la strada mentre mi avvicinavo all'incrocio. |
çıkarmak(figurato) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) |
kesmek, kesi yapmakverbo transitivo o transitivo pronominale (tıp) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il chirurgo ha tagliato il torace del paziente. |
azaltmak, kısaltmakverbo transitivo o transitivo pronominale (figurato) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Dobbiamo tagliare un po' la lunghezza di questo discorso. Bu konuşmanın süresini biraz kısaltmamız gerekiyor. |
batmakverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişsiz fiil: Fiil bir nesne olmadan gerçekleşiyor ve sadece öznenin üstünde kalıyorsa bu geçişsiz fiildir (örnek: "çocuk konuşuyor").) Il manico della busta della spesa gli stava tagliando le dita. |
testere ile kesme hareketi yapmak(figurato: gesticolare) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Tagliava l'aria con la mano. |
dilimlemekverbo intransitivo (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Taglia bene questo coltello? |
kesmekverbo intransitivo (bıçak) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Questo coltello taglia in modo netto. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (per stabilire il dealer) (iskambil destesi) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Tagliamo il mazzo e chi avrà la carta più alta darà le carte. |
yol açmakverbo transitivo o transitivo pronominale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Con il suo trattore ha tagliato un sentiero nel campo di grano. |
bıçakla kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Ha detto che dovresti tagliare la corteccia della pianta per farla fiorire prima. |
kısaltmak(figurato) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Questo è un buon tema ma è troppo lungo, lo puoi tagliare un po'? |
kırpmakverbo transitivo o transitivo pronominale (atın kuyruğu, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Prima della mostra lo stalliere ha tagliato le code dei cavalli. |
verbo transitivo o transitivo pronominale (coda di cavallo) Dan ha tagliato la coda al cavallo. |
kesip çıkarmak(con una lama) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Per riparare il tavolo ho dovuto rimuovere il piallaccio danneggiato e sostituirlo con un nuovo pezzo delle stesse dimensioni. |
et kesme(carne) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Lascia riposare il roast beef per un po' prima di affettarlo. |
kesmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Alan chiese al barbiere di accorciargli un po' i capelli. |
sulandırmak, su katmak(alcolici) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Alcuni barman allungano la vodka con l'acqua. |
içini boşaltmak
(fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il comune ha eliminato l'ente che cura l'applicazione dei regolamenti edilizi e il risultato di ciò è stato l'incendio. |
azaltmakverbo transitivo o transitivo pronominale (spese) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Ora che sono disoccupato dovremo tagliare le nostre spese. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (ağaç, odun) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Charles tagliò la legna in vista dell'inverno. |
sıyırmakverbo transitivo o transitivo pronominale (deri, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Tom si è tagliato il pollice con il suo nuovo coltello da caccia. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il ladro squarciò i cuscini del divano per vedere se c'era nascosto qualcosa dentro. |
uçlarından kesmek/almakverbo transitivo o transitivo pronominale (saç, sakal, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il barbiere tagliò i capelli a John. |
(metinden, vb.) çıkarmakverbo transitivo o transitivo pronominale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Seguendo il consiglio legale, l'editore ha tagliato alcuni passaggi del testo. |
kesmek, kesip atmakverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Prima di cucinare i broccoli taglio i gambi. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (traş olurken yanağı, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Kate si è tagliata mentre si stava depilando le gambe. |
yarık açmak, yarmakverbo transitivo o transitivo pronominale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Paula squarciò il cuscino e tirò fuori l'imbottitura. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (sakal) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Henry si spunta la barba regolarmente. |
(çim) kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (prati, giardini, ecc.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Abbiamo fatto tagliare il prato da dei professionisti. |
çizmek, yazmakverbo transitivo o transitivo pronominale (üstüne) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Per scrivere la lettera "t", taglia la linea verticale con una orizzontale. Bir dikey çizginin üzerine yatay bir çizgi çiz, 't' harfini yazmış olursun. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) I boscaioli hanno abbattuto tutte le conifere di questa zona. |
kesmek, kısaltmakverbo transitivo o transitivo pronominale (capelli) (saç, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) I miei capelli stanno diventando troppo lunghi, presto dovrò tagliarli. Saçlarım çok uzadı, yakında kesmem (or: kısaltmam) gerekiyor. |
indirmek, düşürmekverbo transitivo o transitivo pronominale (figurato: prezzi) (fiyat, vb.) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) La catena di supermercati sta tagliando i prezzi per attrarre nuovi clienti. |
kesip koparmakverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Laura tosò la sterpaglia per creare un sentiero. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (çiçeğin sapını) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Ha tagliato dei fiori per portarli alla sua ragazza. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (giochi di carte) (iskambil destesi) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Vuoi tagliare il mazzo o do le carte adesso? |
kırpmakverbo transitivo o transitivo pronominale (fotografia) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il fotografo ritagliò la foto in modo che si potesse adattare alla cornice. |
şekilli kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Gary ritagliò l'asse con una sega per farla entrare. |
kısa kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) La coda del cane era stata mozzata. |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (ağaç) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Gli uomini che tagliavano gli alberi indossavano caschi protettivi. |
kesmek, koparmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Naomi recise la zucchina dalla pianta. |
kısaltmak(testi) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) L'autrice era arrabbiata per il fatto che l'editore aveva tagliato il suo articolo. |
bozmak, saflığını bozmak
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
kesmekverbo transitivo o transitivo pronominale (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) Il dottore ha inciso il paziente per iniziare la sua operazione. |
işten çıkarmakverbo transitivo o transitivo pronominale (posti di lavoro) (çalışanları) (fiil: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) yapmış oldukları hareketleri, içinde bulundukları durumları, etkilendikleri işleri ifade eder.) L'azienda è stata costretta a tagliare molte posizioni che una volta erano considerate vitali. |
kesişmekverbo transitivo o transitivo pronominale (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) È all'incrocio dove Addison Street interseca Sheridan Road. Atatürk Caddesi ile anayolun kesiştiği kavşakta bulunuyor. |
durdurmak(figurato: bloccare) (mecazlı) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Il blocco ha tagliato i rifornimenti di carburante e di cibo nella regione. |
kesmek, dilimlemekverbo transitivo o transitivo pronominale (et) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) È sempre mio padre che affetta il tacchino per la cena del giorno del Ringraziamento. |
orta boylocuzione aggettivale (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il Fokker 100 è un aereo di medie dimensioni. |
büyük boyut
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Date le grandi dimensioni del veicolo, è difficile parcheggiarlo in un posto auto normale. |
Ksostantivo femminile (abbigliamento: taglia) (küçük boy, kıs.) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) La camicia è disponibile nelle taglie S, M, L e XL. |
büyük beden(abiti) (giysi) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Il grande magazzino ha aggiunto una collezione di abiti di taglia forte. |
(kadın giysisi) küçük beden, garson boysostantivo femminile (abbigliamento) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Avete questo vestito anche in taglia piccola? |
büyük beden(giysi) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
küçük beden/garson boy kadın giysisisostantivo plurale maschile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La loro selezione di abiti femminili di taglia piccola è la migliore in città. |
küçük beden kadın giysisi reyonusostantivo maschile (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ho cercato nel reparto abiti femminili di piccola taglia, ma non ho trovato la stessa camicetta. |
İtalyan öğrenelim
Artık taglia'ün İtalyan içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını İtalyan içinde arayabilirsiniz.
taglia ile ilgili kelimeler
İtalyan sözcükleri güncellendi
İtalyan hakkında bilginiz var mı
İtalyan (italiano) bir Roman dilidir ve çoğu İtalya'da yaşayan yaklaşık 70 milyon insan tarafından konuşulmaktadır. İtalyanca Latin alfabesini kullanır. J, K, W, X ve Y harfleri standart İtalyan alfabesinde yoktur, ancak yine de İtalyancadan ödünç alınan kelimelerde görünürler. İtalyanca, 67 milyon kişiyle (AB nüfusunun %15'i) Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan ikinci dildir ve 13.4 milyon AB vatandaşı (%3) tarafından ikinci dil olarak konuşulmaktadır. İtalyanca, Vatikan'ın başlıca çalışma dilidir ve Roma Katolik hiyerarşisinde lingua franca olarak hizmet eder. İtalyanların yayılmasına yardımcı olan önemli bir olay, Napolyon'un 19. yüzyılın başlarında İtalya'yı fethi ve işgaliydi. Bu fetih, birkaç on yıl sonra İtalya'nın birleşmesini teşvik etti ve İtalyan dilinin dilini zorladı. İtalyanca, yalnızca sekreterler, aristokratlar ve İtalyan mahkemeleri arasında değil, aynı zamanda burjuvazi tarafından da kullanılan bir dil haline geldi.